Hipertansiyon Beslenmesi

hipertansiyon-beslenmesi

Hipertansiyon, atardamarların sürekli bir şekilde kan basıncını yükseltmesi durumudur. Çağımızın en yaygın görülen hastalıklarından olan bu damar hastalığı genellikle orta yaş ve üzeri kişilerinde neredeyse 3 kişide bir olarak görülür. Hipertansiyon Beslenmesi konusunda nelere dikkat edilmelidir tetikleyen etkenler nelerdir bu yazıda her bir detaydan bahsedilecektir.

Hipertansiyon Beslenmesi danışabileceğiniz diyetisyenler:

Hipertansiyona yol açan kan basıncı, kanın kan duvarlarına yaptığı baskı ile vasıflandırılır. Normal bir insanın kan basıncı; 120/80 iken bu oran hipertansiyon hastasında, 140/90 olarak seyreder.

Bu hastalık tedavi edilmez ise ölüm riskinin yanı sıra çok ciddi rahatsızlıklara da neden olur bu rahatsızlıklar; kalp yetmezliği başta olmak üzere, kalp büyümesi, damarlarda daralma, böbrek yetmezliği, felç ve körlük gibi hastalıklardır.

Sinsi bir hastalık olan hipertansiyon kendini belli etmeden yıllarca sürebilir. Birçok belirtileri olmasına karşılık hasta bunları hissetmeyebilir. Tek kelime ile yaşam kalitesini bozan bir hastalık olan hipertansiyonun en önemli nedenlerinden biri şüphesiz beslenme kalitesi ile ilintilidir

Hipertansiyonda Beslenme

Kısaca kan basıncı olarak bilinen tansiyon kalbin kanı pompalarken yarattığı basınçtır ve bütün tıbbi kontrollerde çok önemli bir ipucudur. İlk merak edilenler arasında mutlaka yer alır. Ve normal seviyesinde olmaması yani kanın normal damarların içinde normal basınçta akmaması da pek çok hastalığın belirtisidir. 

Yetişkin kişilerin günde en az iki defa yapılan ölçümlerinde büyük tansiyon 140 mmHg, küçük tansiyon 90 mmHg üzerinde çıkmışsa sonuç hipertansiyon (yüksek tansiyon) teşhisidir. Çünkü normal değerler, çoğumuzun bildiği gibi, büyük 12 küçük 8 ölçümlüdür.

Yüksek tansiyon dünyada çok görülen bir durumdur. Ortalama olarak dünyada her üç kişiden birinin hipertansiyon hastası olduğu düşünülmektedir. Ülkemizde ise her dört yetişkinden biri yüksek tansiyon hastasıdır. Yapılan araştırmalara göre bu rahatsızlık % 27 oranında erkeklerde, % 36 oranında ise kadınlarda görülmektedir.

Yaş ilerledikçe yakalanma oranı da çoğalmaktadır. Bu genel bilgiler hipertansiyon nedir sorusunu genel hatlarıyla cevaplayabilir.

Yüksek Tansiyon Risk Grubu

Hipertansiyon özellikle şeker hastalarında, aşırı tuz tüketenlerde, alkol kullananlarda, sigara içenlerde, stresli bir hayatı olanlarda ve aşırı kilo sorununu yaşayanlarda görülür. Konunun bir şekilde gene gelip sağlıklı ve doğal beslenmeye dayandığı aşikardır.

Hipertansiyon hastalarının dikkat etmesi gereken en önemli nokta tuz miktarıdır. Gün içerisinde 6 gramdan daha fazla tuz tüketilmemesi açıklanmaktadır. Bunun dışında, potasyum ve kalsiyum alımının artması tavsiye edilir.

Potasyum alımının artması, hipertansiyonunun getirdiği riskleri azaltır. (Bu yüzden herkesin muz sevmesi iyidir, muz çok iyi bir potasyum kaynağıdır.) Aynı şekilde kalsiyum ağırlıklı beslenmek de damar sağlığının ve kalbin korunmasına yardımcı olmaktadır.

Yüksek Tansiyonunuz Varsa Yemeyin!

Bir diyet programı anlatılırken uzak durulacak besin grubundan başlamak konuyu daha etkili hale getirecektir.

Yüksek tansiyon hastaları neleri yememelidir sorusunun cevabı içinde doymuş yağ oranı yüksek olan kırmızı et, tuz, margarin başta olmak üzere yağlı gıdalar, işlenmiş ve paketlenmiş hazır gıdalar, turşular, konserveler, kızartmalar, hamur işleri ve zeytin türü gıdalar vardır.

Mümkün olduğunca az yenmeli ifadesi günlük hayat içinde daha gerçekçi olacaktır. Pasta, dondurma, şerbetli hamur tatlıları, hazır meşrubatlar ve konsantre meyve suları da yasaklılar listesindedir.

Yemekleri salçasız yapmak, tuzla yapılmış yöresel peynirlerden uzak durmak ya da peynirleri suda bekleterek tuzunu almak, tuzsuz ekmeği tercih etmek yüksek tansiyon hastalarının beslenmesinde dikkat edilecek hususlar arasındadır.

Sigara ve içki kullanmamak ise adeta zorunludur.

Tercih Edilecek Gıdalar

Hangi diyet programından söz edilirse edilsin tüketilmesi gereken gıdalar listesinde kesinlikle yer alan taze meyve ve sebzeler hipertansiyonda beslenme öğünlerinde de başta geliyor.

Tam tahıllı ekmeklerden kahvaltıda bir dilim, akşam yemeğinde bir dilim olmak üzere iki dilim ekmek, bir çay bardağı portakal suyu, domates ve salatalık, maydanoz, nane, dereotu türü yeşillikler, günde bir elma, bir su bardağı yağsız süt, muz, haşlanmış beyaz et veya balık, bunlarla yapılan ve çok az yağ katılan salatalar, esmer pirinç kullanımı, tuzsuz ev yemeklerinden küçük porsiyonlar, yağsız yoğurtlar yüksek tansiyon hastalarının sofralarına göredir.

Ara öğünler ise bir avuç kadar kuruyemiş ile geçirilebilir, fakat bu arada tuzlu ve kavrulmuş çekirdek gibi bir çeşidi tercih etmeyin.

Toplumda çok bilinen sarımsak tansiyonu düşürür sözü genelde doğrudur. Ama tüketirken dikkatli olun, abartıya kaçmayın.

Egzersiz Desteği

Yüksek tansiyon hastalarına kendilerini yormayacak şekilde yapılacak günlük yürüyüşler de çok iyi gelecektir. Yürüyüş ideal bir spordur, her gün düzenli olarak en az yarım saat yürümeyi ihmal etmeyin. Yürürken ani tempo değişiklikleri yapmayın, kalp belli bir hızda atsın.

Tıpkı taze meyve ve sebzelerin herkese öğütlenmesi gibi verilen bir başka değişmez tavsiye de yüksek tansiyon hastalarının stresten uzak durmaları gerektiğidir. Çoğu komedi filminde bir gülme unsuru olarak sözü edilen “Bak, beni sinirlendirme, gene tansiyonum çıkacak” sözü aslında gerçeği anlatır.

Yüksek Tansiyonun Belirtileri ve Tahribatı

Hemen herkesin yaşadığı baş ağrısı, kulak çınlaması, çarpıntı ve sersemlik hissi yüzde yüz yüksek tansiyon belirtileri olarak kabul edilmez. Kesin kural değildir ama yavaş yavaş yükselen bir tansiyonda baş ağrısı yaşanmaz. Yüksek tansiyon esas beyinde, gözlerde, damarlarda, böbreklerde bulunan kılcal damarların içinde tahribat yapar. Şeker hastaları zaten en büyük risk grubu içindedir ve çoğu şeker hastası aynı zamanda yüksek tansiyon hastasıdır.

Eğer yüksek tansiyon hastası iseniz ilk yapmanız gereken kilo vermek olacaktır. Bundan daha faydalı bir ilaç yoktur. Kilo verdikçe kalbiniz rahatlayacak, kendinizi iyi hissedeceksiniz.

Hipertansiyonda Sağlıklı Beslenmenin Önemi

Bir diyetisyenin verdiği sağlıklı kilo verme programı ile yüksek tansiyon hastalarının beslenmesi konusunda verilen diyeti yan yana koyduğunuzda büyük ölçüde benzediğini göreceksiniz.

Bu da bir kez daha fazla kilonun pek çok sağlık sorununa yol açtığını ispatlamaktadır. Çocukluktan beri edinilmiş sağlıklı beslenme alışkanlıkları sağlıklı bir ömür sürülmesinde çok önemlidir. Hazır gıdalarla, pizzalarla, hamburgerle büyümüş bir çocuğun ilerde yüksek tansiyon hastası olması çok normaldir.

Obezlerin hemen hepsi bu hastalıktan muzdariptirler. Hepsinin nefes darlığı çektiğini, yüzlerinin kırmızı olduğunu, terlediklerini fark edersiniz, kalp çalışmakta zorlanmaktadır. Bu yüzden aşırı kilodan sakının.

Yüksek tansiyon kesinlikle dahil olmak üzere pek çok hastalık riskini daha işin başında önleyeceksiniz. Ayrıca hayatınıza hareketi de katarsanız kazancınız sağlığınız olacaktır.

Konuyla ilgili internette yapılan araştırmalarda yumurta tansiyonu yükseltir mi, et tansiyonu artırır mı, makarna tansiyona nasıl etki yapar, kuru fasulye ve tansiyon, tansiyon hastası kahve içer mi gibi çeşitli gıdalar hakkında neredeyse tek tek sorulan sorular var.

Bütün bunlar hem konuyla ilgilenildiğini hem de durumun yeterince anlaşılmadığını gösteriyor. Örneğin yumurta sanıldığının aksine masum bir besin.

Hiper tansiyon hastalarının beslenmesi konusunda temel kriteriniz sağlıklı ve doğal beslenme yöntemleridir. Tek tek gıdaları sorarak bu hastalığa karşı mücadele edemezsiniz. Kaçamaklar güzeldir ama asla abartıya kaçmayın.

Yeşil sebzelerden sıklıkla bahsedilir ama farklı renklerdeki sebzelerin bir arada sunulduğu menü çeşitleri de idealdir. Kırmızı biberler, beyaz lahanalar, açık yeşil kabaklar, sarı patateslerden yeteri kadarı, parlak turuncu havuçlar, tuzsuz lor peyniri, evde yapılmış çok az salçalı ve tuzsuz bakliyat yemekleri, sebze çorbaları, içine şeker ilave edilmemiş doğal meyve suları sofranızda olsun.

Sebzelerinizi mümkün olduğunca az pişirin. Zaten az pilav yiyeceksiniz, bunu da esmer pirinç ile yapın. Salatalar çok az yağ ama tuz katılmadan her öğün yenebilir.

Yağsız yoğurtla karıştırılarak, çiğ semizotundan yapılmış bir salata adeta ilaç gibidir. Yukarıda sayılan bütün yemek çeşitlerinin sadece yüksek tansiyon hastalarına önerilmediğine emin olun. Bütün bu menüler sağlıklı beslenme kurallarıdırr.

Yüksek tansiyon hastalarının dikkat etmesi gereken hususlar arasında sürekli söylenen bir başka cümle limonun kan basıncının düşürülmesine yardımcı olacağıdır. Hiçbir zararı yoktur, rahatlıkla limon suyu içilebilir.

Hatta bir avuç ayıklanmış sarımsağı bir litre limon suyunun içinde on beş gün bekletir, sonra da bu karışımı her gün yarım çay bardağı şeklinde içip tüketirseniz damarlarınızı doğal bir kireç sökücü ile temizlemiş olacaksınız.

Hipertansiyonu Tetikleyen Nedenler

Öncelikle kişilerin yaşam kalitelerini yeme içme alışkanlıklarını gözleyen ve açığını bulunca onu tutsak alan bu hastalığı tetikleyici bazı etkenler şunlardır:

  • Tütün ve tütün mamullerinin kullanımı,
  • Obezite ve getirisi olan fazla kilolar,
  • Diyabet, çok durağan ve hareketsiz yaşam tarzı,
  • Fiziksel aktivite noksanlığı,
  • Çok yüksek oranda alkol kullanımı,
  • Kalsiyum potasyum magnezyum gibi minerallerin yeterli ölçüde alınmaması.
  • Tuz oranının gereksinim fazlasında alınması.
  • D vitamini sağlayan ürünlerin eksik alınması.
  • Doğum kontrol haplarının gereksiz yere kullanılması.
  • Stres ve buna bağlı aşırı reaksiyonlar.
  • Yaşlanma.
  • Tüm bu etkilerin dışında aileden gelen hastalığa yatkın genler.
  • Kronik böbrek hastalıkları.
  • Tiroid problemleri ve tümörler.

Hipertansiyon Hastalarının Beslenmesi

Medikal olarak tedavisi mümkün olan hipertansiyon, insanın kendi kendine, yaşam tarzında yapacağı değişikliklerle tedavi edilebilmektedir. Medikal tedavinin ilaçla yapıldığı ve bu ilaçların alınması ile kan basıncı düşürülebilir.

Asıl önemli olan kişinin kendi tedavisini kendisinin yapmasıdır. Yaşam alışkanlıklarını yaşam kalitesinden ödün vermeden yapmaya başlamak hipertansiyon hastalığını yenmenin en kolay ve en etkin yoludur.

Peki, hipertansiyonla baş edebilmek için nasıl bir beslenme yolu seçmeliyiz? işte bu beslenme stratejisinin ipuçları:

  • Haftada en az iki kez olmak üzere omega -3 içeren balık ürünleri tüketmeliyiz.
  • Her hafta her gün olmasa da en az 4 gün bir saatten az olmamak üzere düzenli idman yapmalıyız.
  • Beden ağırlığını boyumuz ile orantılı standart seviyeye indirmeliyiz.
  • Ailede genetik olarak hipertansiyon vakası var ise, BKİ’ni 20-25 oranında tutulması gereklidir. Fazla kilo dengeli, düşük enerjili diyet ve düzenli egzersiz sürekli önerilen uygulamalar olmalıdır.
  • Tuz ve tuz ürünlerinden mutlaka uzak durulması gerekmektedir. Bilinmelidir ki tuz doğada her üründe yeter ölçüde vardır. Tuzdan uzak durulduğu gibi mümkün mertebe ekmek ve tahıl ürünlerinde tuz kullanılmamalıdır.
  • Alkol alışkanlığı var ise oranı sınırlandırılmalıdır. Özellikle kadınlarda alkolün tansiyon üzerindeki etkisi erkeklere oranla iki kat daha etkilidir. Gelişmiş toplumlarda alkol ile gelen hipertansiyon %5 civarındadır.
  • Doymuş yağlardan ve bu yağlarla yapılan yemeklerden uzak durulmalıdır. Zeytinyağı başta olmak üzere, fındık yağı türü sıvı yağlar tercih edilmelidir.
  • Yeşil yapraklı yardımcı besleyici otlar çokça tüketilmelidir. Dereotu, maydanoz, tere, roka, yeşil soğan gibi otlar hem sofranızdan kaldırdığınız tuzu aratmaz hem de damağınıza tat katar.
  • Şeker ve şeker ürünleri mümkün mertebe az tüketilmelidir.
  • Yine her biri doymuş yağ içeren şarküteri ürünlerinden uzak durulmalıdır. Bunlar; salam, sosis, sucuk türü ürünlerdir.

Genel olarak dikkat edilecek bu hususların dışında tansiyon hastaları beslenme alışkanlıklarında da devrim yapmak zorunda olmalıdır. Klasik olarak bilinen ‘günde üç öğün’ mümkün mertebe kısa aralıklarla gün içine yayılmalıdır.

Tansiyonu Olanlar için Beslenme Önerileri

Öncelikle meyve tüketimini gün içinde yemek aralarına serpiştirin. Meyve posa ve potasyum içeriği ile hipertansiyonu kontrol altında tutacaktır. Yine sebze tüketimini hem artırarak hem de birkaç kez tüketin.

Pişmiş sebzelerde mutlaka tuz ve doymuş yağ kullanmayın. Süt ve süt ürünlerini aşırıya kaçmadan tüketin. İçerdiği kalsiyum tansiyonun kontrolü için gereklidir.

Magnezyum gereksinmeniz için; badem, fındık, ceviz gibi ürünleri sık ancak az ve kontrollü olarak tüketin. Meyve suları yerine kesinlikle meyvenin kendisini tercih edin. Kabuklu yenebilen meyveleri mutlaka kabukları ile beraber tüketin.

Soya sosu, hardal, ketçap gibi gıdaları tüketmemeye çalışın. Bu ürünlerin yerine kendinize taze sebzelerden ve otlardan soslar hazırlayın. Bu işi canınız istediği gibi yapabilirsiniz.

Yemek aralarında tuzlu galeta benzeri ürünler yerine meyveye ağırlık verin. Asitli içeceklerden uzak durun. Bu içeceklere soda da dahildir.

Bir önemli husus turşu ve turşu katılmış salatalardan uzak durun. Her gün en az bir tabak salata ve bir tabak sebze yemeğini tuz eklemeden ve az bir yağ eşliğinde tüketin.

Bununla birlikte sitemizi takip ederek, uzman diyetisyen önerilerini ve kilo verenlerin başarı hikayelerini takip edebilirsiniz.

Kendinizi sağlıklı beslenmek için programlarken, her zaman yalnız olmadığınızın bilincinde hareket edebilirsiniz.

Diyetixyen Önerileri

Tansiyon hastalarının uymak zorunda olduğu beslenme standardına yeniden bir özet çıkarmamız gerekirse, öne çıkan dikkat edilecek beslenme kurallarını şöyle sıralayabiliriz.

1-Tansiyon hastası öncelikle tuz ve tuz içeren ürünleri tüketmekten vaz geçmelidir. Salça yerine yemeklerde domates kullanılabilir. Kesin olarak bir tansiyon hastası yemeklerinde salça kullanmamalıdır.

Salça yüksek miktarda tuz içerir. Tansiyon hastası kesinlikle tuzsuz ekmek tüketmelidir. Yüksek tansiyon hastası kesinlikle turşudan uzak durmalıdır.

Bilindiği gibi turşu tek kelime ile tuz küpüdür.

Yöresel peynirler genellikle tuz ağırlıklı olarak ekşitilir. Kesinlikle tansiyon hastalarının uzak durması önerilir. Lor gibi tuzsuz peynirleri tüketin. Zeytin tüketiminde tuzsuz olanı seçin zeytin tuzlu ise suda bekletin.

2-Spor yaparken uzun yürüyüşler ve kısa koşular yapın. Ayaklarda sorun yaşanırsa yüzmeyi tercih edin. Bilinmelidir ki bir tansiyon hastasının bir genel gıdası da egzersizdir.

3-D vitamini her bünyenin olduğu gibi tansiyon hastası bünyelerin de olmazsa olmaz gıdasıdır. Yaz aylarında yiyeceklerden alınamayan D vitamini gereksinmesini güneşten almaya çalışın. Bu gıdayı almak için en uygun saatler yaz ayları için sabah 10 akşam 16 saatleri arasıdır.

4-Her mevsim sebze ve meyve tüketiminizde kesinlikle zeytinyağı tüketin.

5-Kalp hastaları hamur işleri, yağlı etler gibi yemekler yerine baklagilleri tercih etmelidir. Piyaz mercimek gibi ürünler az ve sık aralıklarla tüketilmelidir.

6-Özellikle hipertansiyon hastaları yaz aylarında kan şekeri dengesine dikkat etmelidir. Bunun için çok tatlı meyvelerden uzak durulmalıdır.

7-Et ve et ürünleri vücudun ihtiyaç duyduğu ürünlerin başında gelir. Tansiyon hastaları bu ürünleri tüketirken pişirme şekillerini ızgara veya fırın yönünde tercih etmelidir.

8-Tansiyon hastaları ağır ve yoğun içerikli planlı üç öğün yerine, az ancak sık öğünler olarak beslenme düzenlerini değiştirmelidir. Bu yolla ani tansiyon değişimlerinin önüne geçilebilecektir.

Beslenme Listenizi Diyetisyeninizin Gözetiminde Hazırlayın

Milyonlarca lira harcamanıza gerek kalmadan beslenme listenizi en iyi şekilde değerlendirmeniz için halk sağlığı merkezlerindeki diyetisyenlerden destek alabilirsiniz.

Yaşam standartlarınıza ve bedensel özelliklerinize göre size özel hazırlanacak olan beslenme listelerini dönüşümlü olarak kullanabilirsiniz.

Bu şekilde ne yememeniz gerektiğinin farkında olarak, kendi ödüllerinizi ve sakınmanız gerekenleri öğrenebilirsiniz. Sağlıklı yaşam, tüm hastalıkların önüne geçen bir tercihtir.

Bu yüzden her zaman sağlıklı seçimler yaparak, istediğiniz ürünleri farklı seçenekler arasından tercih edebilirsiniz.

Soru - Cevap

Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. 

Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. Soru cevabı bu alana girilecek. Soru cevabı editöre girilecek. 

Leave a Reply

*Yorumlara cevap verebilmek için hesabınızın olması gerekmektedir. Buraya tıklayarak hesap oluşturabilirsiniz.